12 Eylül 2009 Cumartesi

Bay Luomo bayan house


Tüm DJ’lerin başını masalarına dündüğü anda kafasını kaldıran Ripatti’nin kadınlarla arası en iyi olan projesi Luomo, geri döndü!

Bir DJ olmanın en güzel yolu birçok kişiliğiniz olmasının kimseyi şaşırtmaması hatta heyecanlandırması olmalı. Eğer DJ’seniz kendinizi ifade edebileceğiniz birden çok proje sayesinde bir isminizde bulamadığınız huzuru bir başka kişilikte bulabiliyorsunuz. İşte tam bu nedenle DJ’in çok projeli olanı daha makbul. Tıpkı Vladislav Delay ile minimal soyut ve dub takılan Sasu Ripatti’nin house müziğe yeni bir soluk getiren projesi Luomo’da olduğu gibi başka türler ortaya bambaşka kişilikler ve hayranlar çıkartıyor. Tabii bu arada bu sanatsal kişilik bölünmesinin üzerinden başarıyla gelen Ripatti’nin ne kadar yetenekli olduğu gerçeğiyle karşılaşıyoruz.

Çok küçük yaşlarda Miles Davis’in büyüsüne katılıp müzik yapmaya başlayan sonrasında elinde olan yaratma gücünün farkına vararak birçok projenin as adamlığını yapıp prodüktörlüğe uzanan çizgisi Ripatti’nin özgeçmişini oluşturuyor. Caz ve dub konusunda yıllardır yaptığı çalışmaları hemen her projesinde elektronik alt yapının üzerine başarıyla oturtması ise süregelen yaşam hikayesi. Sistol, Conoco, Uusitalo adı altında değişik ambianslar peşinde koşan ripatti’nin mevzu bahis projesinin adı ise house müzik alemine pabucunu ters giydiren Luomo.

Luomo Ripatti’nin en yaratıcı karakterlerinden biri. DJ kabininde cool takılmaktan sıkılmış biri olarak farklı şeyleri deneyen ve işin içine hoş, iç gıcıklayan vokalleri katma yoluna gitmiş bir şahsiyet. Üstüne üstlük bu fikir daha öncesinde çok fazla DJ’in aklına gelmediğinden şahsına münhasır bir kişilik olduğu bile rahatça söylenebilir. Hatta rahatsızlanmadan önce Kylie’nin havuz kenarında fısıldadığı ıslak ve sıcak ‘slow’larının fikir babası olduğu dedikodularının haklı bir yanının olduğunu herkes içten içe kabul ediyor. Popun dans için vazgeçilmez bir tını olduğunun farkına varması herkesten bir pay önce olan Ripatti’nin formülünün başarısı ise gerek Kylie’nin parlak dönüşünden gerekse kendisinin elektronik müzikseverlerin üzerindeki yüksek etkisinden anlamak mümkün. Disco house, funk ve popun en tatlısının bir araya geldiği bu müziği dans pistelerinin kabullenmemesi beklenemezdi zaten.

Minimal house’un etkisinden hiçbir zaman çıkmayan yapısının üzerine eklenen, soul, sıcak dub efektleri Ripatti’nin neredeyse Luomo adı altında yayınladığı albümlerin tümünün tarifini veriyor. Tam ben bu ritmi bir yerden tanıyorum ayıklığına varacakken, loopların ve sound’un alt yapısını çözecekken size bambaşka bir karışım sunarak alıklaşmanızı sağlıyor kısaca. Seksi olduğu her halinden belli olan bir bayan kulağınıza birşeyler fısıldıyor mesela ya da derinden gelen bir enstrüman sesi sizi bambaşka bir yere götürüyor. Dolayısıyla siz tam çözdüğünüzü düşündüğünüz noktayı çoktan kaybetmiş oluyorsunuz. Kaldığınız noktayı arayıp bulmak için ise geri dönecek bir haliniz olmuyor. Çünkü değinildiği üzere bu tatlı seslerden kopup işin teknik kısmına giremeyecek kadar uyuşmuş oluyor dinleyici. İşte bu nedenledir ki sadece elektronik müzik dinleyicisi değil, bu işle uğraşan DJ’lerin birçoğu kendilerine açılan bu kapının ışıltısıyla büyülenmektedir uzun süredir. Luomo ile House müziğin başka bir yerinden yakalamayı başarmış Sasu Ripatti ise özünü iyi bildiği bu müzikle oynarken en havalı halini takınıyor haklı olarak.
Ripatti’nin değişik denemeler içeren serin müziğini en önemli silahlarından biri vokaller. Elektronik müziğin loopları arasında tekrar eden tek düze sözcüklerin yerini alan yine mesafeli ama daha dozunda sözler şarkıların sizi doğru yerden yakalamasını sağlıyor. Ayrıca Ripatti’nin bu vokaller üzerinde de başarıyla oynadığını söylemek kimseyi şaşırtmayacaktır. Bazen enerjik, bazen soğuk müziğin içine yerleştirilmiş Raz Ohara, Jojanna Niemela ve kız arkadaşı Antye’nin vokallerini kullandığı “The Present Lover” bunun en güzel örneklerinden oluşuyor. “Vocalcity” ile romanizmin doruklarına çıkıp house müzikte herkesin gözünü açan Ripatti’nin “The Present Lover” da belirlediği yoluna devam etmesi kendisinin işi kavradığının bir göstergesi olarak değerlendirilebilir.

Şimdilerde kulaklarımıza ulaşan “Paper Tigers”a bakıldığında ise Ripatti’nin yarattığı müziği tam olarak ele geçirdiğini görüyoruz. Kendisinin diğer ismi lazım olmayan projesiyle benzer noktalar konusunda konuşmak, kimsenin yararına olmayacağında kısaca değinmek yeterli olacaktır. “Tulenkanjatha”nın kırılgan Synth’lerinden nasibini almış kaplanla karşılaşsakta bunu çok fazla abartmanın bir gereği yok. Ne de olsa kişiliği bölünmüş sanatçı aslında tek bir kişiden oluşuyor.

“Paper Tigers” en az cd kapak tasarımı kadar hoş bir bütünlük içerisinde ilerliyor. Birbirine tamamen kaynamış türlerin üzerine yine büyük bir başarıyla oturan kadın vokal, parçadan bir an bile kopmamanızı sağlıyor. Dolayısıyla ilk dinlediğinizde kulağınıza ulaşan “Paper Tigers” ikinci dinlediğinizde artık bambaşka bir hal almış oluyor. Gittikçe kaynayan ve üzerinize yapışan bir müzik - vokal ikilisiyle karşılaşıyorsunuz. Özellikle albümün favorisi olarak gösterilen ‘The Tease is Over’da bunu hemen hissetmek mümkün. Hatta oldukça iddialı sayılabilecek ve müzikten daha önde duran bu kadın vokalin etkisinden kurtulmak biraz zamanınızı alabilir. Daha sonrasında ise albümde başınıza gelebilecek en iyi şeylerden biri olan ‘Let You Know’un ellerine kendinizi hiç kuşku duymadan bırakabilirsiniz. Daha hareketli bir tabanın üzerine oturan ve bu defa defalarca aynı şeyi tekrarlayan kadın vokalin robotik seslerle birleşimini izlemek dinleyiciye değişik bir haz veriyor. Luomo’nun yemek tarifinin tadının damaklara yayıldığı an olduğu söylenebilir. Diğer parçaların birbirinin devamı şeklinde ilerlemesi ise albümün bir çırpıda sona ermesinden başka birşey ifade etmiyor.

Ripatti yani nam-ı diğer Luomo, elektronik müzik camiasına kızları en uygun yerinden sokarken, elindeki malzemeyi de konuşturmanın yolunu bulmuş bir şekilde yine projesinin meyvelerini toplayacak gibi duruyor. Üstüne üstlük bunu yaparken hiç de zorlanmayacak. Çünkü arkasında yaptığı yenilikle kendilerine yeni bakış açısı getirdiği bir DJ ahalisi ve dans pistlerine renk katan sounduyla hayran bıraktığı bir dinleyici kitlesi bulunuyor. Sadece eğlenmek için müzik yaptığını söyleyen bir şahıs için fazla başarılı bir proje insanı olduğu hemen göze çarpan Ripatti’nin en sevdiği tarafı Luomo mudur bilinmez. Ancak en havalı karakterinin bu projede ortaya çıktığı bir gerçek. Kulağımıza ulaşan tüm buğulu kadın vokallerin efendisi gibi davrandığı albüm çalışmaları ise bu ruh halinin en güzel yansıması.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder